Her yeni gün, hayatımıza popüler yeni diyetler giriyor. Kimi diyetler ‘’Az az ve sık sık yemelisin!’’ derken bazı diyetler ise ‘’Ara öğün yapmak, kilo aldırır! Günde sadece 2 öğün tüketmelisin.’’ diyor. Bu diyetler, sanki çok kolaymış ve herkese uygunmuş gibi yansıtılıyor.
Kilo vermenin birçok reçetesi olmasına, çeşitli farklı yolları olmasına, özellikle sözde ‘’oldukça kolay’’ olmasına rağmen neden ideal kilomuza kavuşamıyoruz? Neden her yaza doğru kendimizi yeni bir diyet arayışında buluyoruz? Neden diyetleri sürdüremiyoruz?
Gelin, beraber bunun altında yatabilecek bazı psikolojik nedenlerine bakalım.
‘’Bir sürü şey yiyorum ama asla doyduğumu hissedemiyorum. Daha çok yemek istiyorum!’’ dediğin hiç oldu mu?
Hayatınızdaki dengelerde bir eksiklik olabileceğini hiç düşündünüz mü? Belki de ruhsal anlamda kendinizi yeterince beslemiyorsunuzdur. Bunu da yiyeceklerle sağlamak istiyor olabilirsiniz.
Bunun dışında hayatımızdaki maneviyat, ilişkiler, fiziksel özbakım ,kişisel sınırlar ve duygusal ihtiyaçlarınız konusunda yetersizlikler yaşıyor olabilirsiniz ve bu durum da hayat dengenizi olumsuz yönde etkiliyor olabilir. Daha önemlisi, bunların farkında olmayabilirsiniz.
2. Gerçekçi hedefler yerine mükemmeliyetçi hedefler belirliyor olabilirsin.
Kısa vadeli ve sürdürebilirliği olmayan yolları tercih ediyor olabilir misin?
Hayatımızda değişiklikler yapmak istediğimizde, bunu bebek adımları gibi küçük adımlarla yapmamız bizim için oldukça faydalı olacaktır. Daha büyük ve kısıtlayıcı yolları denediğimizde bu durum, bizi baskı altına sokabilir ve bitmek bilmeyen diyet kısır döngüsüne girmemize sebep olabilir.
Bu noktada multidisipliner olarak uzman desteğine başvurmanın oldukça önemli bir nokta olduğunun altını çizelim.
3.Motivasyon için bekliyor olabilirsin.
Sağlıklı beslenme konusunda motivasyonun azaldığı günler olabilir. Diyete başlamak için büyük bir motivasyon bekliyor olabilirsin ya da daha öncesinde yaşadığın başarısız deneyimlerden ötürü bu sürece girmekten korkuyor olabilirsin. Bunlar, oldukça normal!
Bazen bir işe motivasyonumuz yüksekken başladığımız gibi, bazen o işe düşük motivasyonla başladıktan sonra motivasyonumuzun yükselmesi de mümkün!
Motivasyonu her zaman bekleme. Bir adım at.
Ayrıca kilo verme isteğinin altındaki motivasyonun da oldukça önemli. Bunu neden yapmak istediğini kendine hatırlatabilirsin. Hayatında yaptığın değişiklikler, bir eziyet değil.
Bu motivasyon, kendinin daha iyi bir versiyonu için olabilir. Daha sağlıklı hissetmek için olabilir. Bunları kendine hatırlatman oldukça önemli.
Sonucunda vardığın noktaya takılı kalma, çünkü yeni bir davranış geliştirmek dalgalı bir süreç. Bazen bir adım ileri, iki adım geri attığını düşünebilirsin. Sadece yürümeye devam et.
Varmayı hedeflediğimiz nokta, motivasyonumuz için oldukça önemli ama bir o kadar önemli olan da o yolda öğrendiklerimizden keyif alabilmek ve devam edebilmek.
Psikolog Ecem Serçeöz